Kullanışlılık İlkesi Nedir? — Derin Bir Bakışla Yararcılığın (Utilitarianism) Temelleri ve Günümüz Etkileri
Merhaba dostlar — bugün birlikte, felsefenin belki de en tartışmalı ama bir o kadar da yaşamla içli dışlı kavramlarından birine, Kullanışlılık İlkesi (utility principle) üzerine kafa yoracağız. Amacım, sizi de bu düşünceyle bir yolculuğa çıkarıp, hem kökenlerine değinmek hem de bugünkü dünyada ne gibi yansımaları olduğunu görmek. Hazırsanız başlayalım.
Kökleri: Yararcılık ve Kullanışlılık İlkesi Nasıl Doğdu?
Kullanışlılık İlkesi’nin tarihsel arka planı, ṣöyle, klasik etik düşüncenin ötesine geçmek isteyen bir akıma dayanıyor. 18. ve 19. yüzyıllarda ortaya çıkan Utilitarizm anlayışı bu ilkesi sistemleştirdi. Kurucu olarak saygı gören Jeremy Bentham, eylemlerimizin doğruluğunu ya da yanlışlığını — niyetlerinden ziyade — sonuçlarına göre değerlendirmemiz gerektiğini savundu. ([Vikipedi][1])
Bentham’ın ardından gelen John Stuart Mill, bu anlayışı daha da incelikli hâle getirdi: mutluluk ya da refah (utility) kavramını salt hazza değil, aklı, erdemi, bilgiyi ve insani değerleri de içerecek şekilde ele aldı. ([philosophiesoflife.org][2])
Kısacası Kullanışlılık İlkesi, “en çok sayıda insan için en büyük mutluluk” felsefesine dayanır — bir eylem doğruysa, sonuçları çoğunluğa fayda sağlıyorsa doğrudur; değilse yanlıştır. ([Encyclopedia Britannica][3])
Temel Prensipler: Ne Demek “Fayda” ve Nasıl Ölçülür?
Utility (yarar / refah / mutluluk): Bu ilkenin merkezinde “utility” kavramı vardır. Burada utility, sadece kullanım değeri değil — genel refah, mutluluk, acının azaltılması, toplumun çıkarı gibi daha geniş bir kapsamdadır. ([Vikipedi][1])
Sonuç Odaklılık (Consequentialism): Eylemler ahlaki olarak niyetlerine değil, yol açtıkları sonuçlara göre değerlendirilir. Yani bir eylemin değeri, o eylemin ortaya çıkardığı mutluluk ya da acı üzerinden karar verilir. ([A Level Philosophy & Religious Studies][4])
Genel İyilik / Çoğunluğun Mutluluğu: Kişisel çıkarlar değil; toplu fayda gözetilir. En doğru eylem, mümkün olduğunca çok kişiye en fazla mutluluğu sağlayandır. ([felsefe.gen.tr][5])
Mill, utility’yi yalnızca zevk ya da haz olarak değil; bilgi, estetik, gönül hoşluğu, erdem gibi “yüksek hazlar” üzerinden de tanımlayarak klasik faydacılığı derinleştirmiştir. ([philosophiesoflife.org][2])
Günümüzde Yansımaları: Politikadan Ekonomiye, Günlük Kararlardan Toplumsal Politikalara
Bugün Kullanışlılık İlkesi, sadece felsefi bir teori olarak kalmıyor — kamu politikalarından sağlık sistemlerine, ekonomi düzeninden çevre politikalarına kadar birçok alanda rehberlik ediyor:
Kamu sağlığı kararlarında: Örneğin, sınırlı kaynaklarla bir topluluğun maksimum mutluluğu nasıl sağlanır? Bu soruya utilitarist perspektifle yaklaşmak, sağlık önceliklerini belirlemede kullanılabiliyor.
Ekonomi ve sosyal politika: Vergi politikaları, sosyal yardımlar, kamu yatırımları — “toplumun çoğunluğu için en büyük fayda” gözetilerek tasarlanabilir.
Etik kararlar: Yapay zeka, çevre koruma, biyoteknoloji gibi alanlarda alınan kararlar, yalnızca bireysel değil toplumsal sonuçlara göre değerlendirilir.
Böylece Kullanışlılık İlkesi, eski felsefi tartışmalardan çıkıp pratik dünyada somut etkiler yaratıyor.
Beklenmedik Bağlantılar: Ekonomi, Tasarım ve Günlük Yaşam
İlkenin etkileri sadece ahlak ve politika ile sınırlı değil. Mesela, tasarım dünyasında Utilitarian design yaklaşımı; bir objenin güzelliğinden çok işe yararlılığına odaklanır. Toy bir su borusu ile mermer kolonun aynı işlevi görmesi gibi — aynı fayda, düşük maliyet. ([Vikipedi][6])
Gündelik yaşamda da kararlarımızda bu ilkeyi görebiliriz: Büyük bir yardım kampanyasında bağış yapmak, çevreye duyarlı tüketim tercihleri, toplu taşıma kullanmak gibi. Her biri, “daha fazla kişi için daha fazla fayda” mantığını taşır.
Eleştiriler: İşte Kullanışlılık İlkesinin Yüzleşmesi Gereken Zayıf Noktalar
Ancak bu ilke tartışmasız değil — büyük tartışmalar doğuruyor:
Refahın / mutluluğun ölçülememesi: Kim için ne kadar mutluluk? Mutluluk nasıl sayısallaşır? Bunlar son derece subjektif. ([Vikipedi][1])
Azınlıkların hakları ve adalet sorunu: Eğer bir eylem çoğunluğu mutlu ediyorsa ama azınlığı mağdur ediyorsa — bu adil mi? Utilitarizm bu durumda “en çok sayıda insan” için “çok acı çeken az kişi”yi görmezden gelme tehlikesi taşıyabilir. ([Encyclopedia Britannica][3])
Sonuç tahmininin belirsizliği ve öngörü problemı: Bir eylemin tüm olumlu ve olumsuz etkilerini önceden bilmek imkânsız olabilir. Bu da hesaplamaları temelsiz kılar. ([fiveable.me][7])
İnsan değeri ve bireysel hakların ihmal edilmesi: Bazıları, utilitarizmin bireyi yalnızca bir “mutluluk birimi” olarak görüp, insan onurunu ya da bireysel hakları göz ardı ettiğini savunur.
Geleceğe Bakış: Kullanışlılık İlkesinin Potansiyeli ve Riskleri
Gelecekte, özellikle küresel sorunlarla yüzleştiğimiz — iklim krizi, yapay zeka etiği, gelir eşitsizliği gibi — zamanlarda Kullanışlılık İlkesi daha da merkezi bir rol oynayabilir. Neden? Çünkü bu ilke, bireysellikten kolektif refaha geçişi vurgular — küresel dayanışma, paylaşım, ortak fayda gibi değerleri ön plana çıkarır.
Ancak bu geçişte adaleti, bireysel hakları, çeşitliliği ve azınlık hassasiyetini göz ardı etmek büyük risk. Eğer herkes “çoğunluğun mutluluğu” adına karar alırsa, kim ses çıkaracak azınlıklar için?
Belki de yaklaşım, sadece “en çok mutluluk” değil; “adil mutluluk, adil fayda” olacak şekilde yeniden tanımlanmalı. Kurallar, temel haklar, adalet dengesi gözetilerek… Bu bağlamda, bir alt biçim olan Rule Utilitarianism (kuralcı faydacılık) bu soruya yanıt arar — eylemler değil, kurallar genel faydayı gözetir. ([Vikipedi][8])
Sonuç: Kullanışlılık İlkesi — Bir Kılıç Gibi, Kullanımla Değişir
Kullanışlılık İlkesi, bizi klasik etik anlayıştan daha pratik, toplu ve sonuç odaklı bir ahlaki zemine çekiyor. Doğru uygulandığında, toplumun refahını artırma kapasitesine sahip; ama ölçüm sorunları, adalet meseleleri ve bireysel haklar konusunda sert sınavlarla karşılaşıyor.
Şimdiden merak ediyorum: Sizce, “en çok kişi için en çok fayda” temel bir etik kriteri olabilir mi? Günümüzde toplumsal karar alırken bu ilkeye güvenir misiniz? Sizce bu ilke; çevre, toplumsal eşitsizlik veya teknoloji etiği gibi konularda umut mu, tehlike mi yaratır? Yorumlarınızı bekliyorum — birlikte düşünelim, birlikte tartışalım.
[1]: “Utilitarianism”
[2]: “Utilitarianism Explained: Key Principles, History, Applications, and …”
[3]: “Utilitarianism | Definition, Philosophy, Examples, Ethics, Philosophers …”
[4]: “Utilitarianism – A Level Philosophy & Religious Studies”
[5]: “Yararlılık ilkesi (principle of utility) – Felsefe hakkında her şey…”
[6]: “Utilitarian design”
[7]: “Principle of utility – (Ethics) – Vocab, Definition, Explanations …”
[8]: “Rule utilitarianism”